Hanımefendi

1900 lerin başında Saraybosna’da doğmuş bir kız 15 yaşında babasının ölümü ve vasiyeti üzerine elindeki mirası değerlendirmek ve korumak uğruna gittikçe bencilleşir, cimrileşir ve yalnızlaşır. Tefecilikle geçinir. Artık ortayaşlı bir kadın olan Hanımefendi savaş esnasında bencil duruşundan dolayı toplum tarafından dışlanır annesi ile Belgrad’a göç eder. Ona herkes “hanımefendi” diye seslenir. Belgrad’da bir akrabalarının yanına sığınırlar burada tanıştığı bir kadın ve adam hayatında daha önce hiç tatmadığı insani duygulara onu yakınlaştırır. Adama borç vermeyi kabul eder fakat ilk kez duyduğu merhamet onu yarı yolda bırakmıştır. Adamın Hanımefendi’nin iyi niyetini kötüye kullandığı ve parayı farklı amaçlar için kullandığı ortaya çıkar. Bu olay üzerine Hanımefendi gittikçe kendinden, standartlarından daha da kısar tek amacı parasını çoğaltmak olarak ömrünün sonuna kadar yaşar. Bu hikâye olay örgüsünden çok psikolojik derinliği ile ön plana çıkıyor.